27 Kasım 2020 Cuma

Duyguların Resmigeçidi

Bugün çok sevdiğim iki veledim evlendiler 11 ay sonra ilkkez toplu taşıma kullanacağım ve uyuyup kalmayayım diye gece uyuyamadım. Vapur olmasa yine gidemezdim. Vapura geldim daha 25 dk var gelse bile fuara koşmam lazım mecbur aradım Atakan'mı, beş dk da gelip aldı. Şerif ile giderim sanmışlar "ondan seslenmedik" dedi canım veledim Atkan'ım, Pandemiden dolayı salona 20 kişi alınacağı için "gelme bari" demiştim Şerif'e ondan gelemedi.

   Ne zaman bir araya gelsek mizah duygusu gelişmiş veletlerimle çok güleriz, kahkahalarla veledimin arkadaşını almaya Bornova'ya uğradık. Bornova depremin kalp hançeri normalde merak etsemde gitmezdim oralara, hızla aldık veledimin liseden arkadaşı peri kızı kızımızı, bu veledi bende 1 numara yapan nedenlerin biri de bu "liseden" arkadaşı <3 her yaştan her dönemden arkadaşlarıyla ilişkileri devam ediyor ne güzel. Bizi de arkadaş gibi sever "bi doğurmadığım" diye severim bende.

   Bu nikah benim pandemide katıldığım tek toplaşma 20 kişiye giremedim akrabalar öne çıkınca dışarda kaldım dert değil veletlerime bahçede fotolarda keyifle kahkahalarla katıldık. Sağolsun veledim bizi yine aracıyla sırayla bıraktı. 

   Bornova'ya başka yoldan girince birden adeta bir kıyamet filminden bir sahnenin çekiminde gibi kalakaldık tüm arabaın ön camından ruhuma kazındı. Rızabey apartmanının yanında ki apartmanını yıkıyorlar 8 kat belki daha yüksek binaya, ilk kez gördüğüm araç kazmayı vuruyor. Bina karakum kara un gibi ufalanıyor dondu kamera sanki, önde ki veledim Erkan "defter yaprakları uçuşuyor" dedi. Ben onun sesini uçuşan defter yapraklarını ve o ANI ASLA ASLA UNUTAMAYACAĞIM :(
  
   Düşünün eviniz tüm anılarınız mahremiyetiniz havada uçuşuyor, yer altımdan kaydı. Eve bıraktılar Şerif mesaj attı "nasıl dı nikah" diye mesaj yazamaya dermanım yok diye aradım ağlamaya başladım.

   Hiç aramayan iki eski iş arkadaşım tamda durmayan gözyaşlarım sırasında aradılar, içime iyi geldiler, sağolsunlar.

   Toparlamak için giyindim sahilde km.lerce yürüdüm geldim, yaramadı, şimdi içiyoruz ve ben durmadan sövüyorum. Bu ülkede ölmek kader değil, aç gözlülerin vahşi kapitalizmin kan
emicilerin sebep oldukları gidişlerle dolu.  

    Tv de Şerif zaplarken "Bir Yeşilçam Hikayesi" diye  trt2 de bir proğrama denk geldi. Çocukluğumun gençliğimin annemle gittiğimiz filmler ve o filmlerin şarkıları arzı endam ediyor, ben ağlayarak şarkılara eşlik ediyorum.

   Hayat tam da bu, Sezen Aksu'nun en sevdiğim albümlerinden  DÜĞÜN VE CENAZE gibi.

    2020 İzmir depreminde sevdiklerini, evlerini, geçmişlerini, anılarını, o binadan uçuşan defterlerini kaybedenler gözyaşım size aktı sözün bitti yerdir burası.

   Bugün evlenen sevgili veletlerim Kerime Yıldız Ardal ve EfeCan İçöz yeni hayatınız yürüdüğünüz yollarınızın beraberliğinizin çoğu düğün olsun sizi seviyorum <3 ... 

   Not; Efecanımın annesi Şirin, sen adı gibi ne güzel kadınsın sevgiler... 

     

Hiç yorum yok: