22 Mayıs 2013 Çarşamba

Sanatçı Fabrikatörü

  İki bisikletli kırmızı ışıkta yayalarla bekliyoz, yandan yandan  da bir birimize bakıyoz, tanışıyoz mu diye. Asi saçları omuzlara dökülmüş orta yaş veletlerinden bir abi, saçı bozulmasın diye gidona asmış kaskını. Dayanamadım "o kaskın yeri bence kafanız olmalı" dedim. Koca mavi gözlerini,  araba farı gibi üzerime çevirdi "onun yeri orası" dedi. "Anaaaam lan benden manyak çıktı he bu" dedim içimden.

   Deli deliyi görünce sopasını saklarmış anında sustum. Sonra gülerek "sizi tanıyorum ben" dedi, arka arkaya dört adımı da sıraladı, kendini tanıttı. Ben de ismini duymuştum. Ortak sevdiğimiz bisikletçiler var. Böyle tanıştık biz Süha Yıldırım'la sokakta ve bisiklet sayesin de, kimse tanıştırmadı bizi, o yüzden özel bulurum tanışmamızı bile .

   Bisiklet tepesin de çok sıkıştırmışımdır "nolur bi kuple oku be Sühaaa" diye gözlerini koca koca açıp ters ters bakardı. O bakışından  öğrencilerinin tırstığına eminim. Asla söylemedi şarkı. Mizah duygusu müthiştir beraber çok güleriz. Eski anı aktarımın da harikadır, anlattıklarıyla bir sürü dost tanıtmıştır.  Cümlelerine eklediği duygularıyla sevdiği anne babasını dinlemişimdir, canlı dün yaşanmış gibi anlatır. 

   Dersine geleyim arka sıradan dinliyeyim seni diye takılırdım. Eski konser hazırlıklarını anlattı bir gün, ama kapadım o defteri de, bir daha yapmıcam demişti. Nasıl olduysa zorla bu yıl konser vermeye ikna etmişler. Konser daveti düşünce mesaj haneme çok mutlu oldum.

    Süslendim püslendim, yeni babetlerim daha evden iki yüz metre gitmeden ayağımı sıyırmıştı bile, dönemedim de aksaya aksaya, koştum gittim. Sağıma Mine'yi soluma sev beni sokulganlığın da ki kedicim Esra'mı alıp ilk  Halk müziği bölümünü dinledik. Biz Ege'liler sanki daha çok Sanat müziği seviyoruz, ya da ben öyleyim çok az Türkü'yü severim. Gençler müthişler sazlarını, ben çok anlamam ama, harbiden her tarafından çalarak ortalığı yıktılar.

   Sanat Müziği grubu sahnedeki yerini aldı, en son Süha'yı anons ettiler,  çağdaş klasik muhteşem bir kostümle resmen balerin süzülüşüyle uçarak geldi sahneye. Salon anında yıkıldı alkıştan. Arkada gençler salladılar salonu, içim gururla doldu seviyolar laaan, benim arkadaşımı dedim. Çok önemsediğim bir özelliktir, işini yaparken sevilmek.

   24 kişilik koro, kıyafetleriyle duruşlarındaki cantilikle, seslerinin muhteşemliğiyle gözlerimi doldurdular, çok duygulandım. Saz heyeti her biri pırlanta, profesyonel duruşlular. Herkes her mesleği belki yapabilir ama SANATÇILAR özel insanlardır, yetenekleri Allah vergisidir.

   Konseri öyle bir yönetti ki Süha, transa geçti adam, başka ruha bürünüp salonu da, seçtiği şarkılarla vecde sürükledi. Adeta bir ayin yönetti. En sevdiğim Kürdilihicazkar makamından üç şarkıyla bitirdiler, salon yıkılıyo ben de avaz avaz bağırıyom "bir daha, bir dahaaa" diye. 

   Geri geldiler alkış kıyamet, salon ışıklarını iyice kıstılar, sülün gibi bir kızımız geldi mikrofona. Saksafon başladı enfes bir müziğe, Süha yanaştı mikrofona (harbiden su gibi sesi var) enfes bir şarkı söylüyor, benim ağzım sonuna kadar açık dinliyoruz. Harbiden süpriz oldu bana. Defalarca bir kuple diye yalvardığım ses, sülün kızımızın vokaliyle mest ettiler beni. Ve sonra anons ettiler ki, kendi bestesiymiş. "Sen Yoksun" diye, İzmir'i de anlatan dizeleri kendi yazmış. Ayakta alkışladık tüm salon. Gurur duydum olmmm senleee vallahaa gözlerim doldu .

  Ege Üniversitesi Devlet Türk Müziği Konservatuvarı Çalgı Yapım Bölümü Müzik Topluluğu Konserinde çalanlar, söyleyenler hepiniz seçilmiş insanlarsınız ve muhteşemdiniz. Bu ülke de aç kalmayı göze alıp sanatçı olmayı seçmişsiniz. Ülkemin sanatçıları maddi manevi çok yoruluyorlar sistem tarafından. Umarım şimdiye kadar yamuk giden, Kültür Politikaları düzeltilir de, sizler bize daha çok ulaşırsınız. Mutlu bir sanat hayatınız olsun, dün gece çok ama çok diledim bunu. Hepinizin emeğine sağlık yolunuz açık olsun.

  Sühaaa kurtuldun çenemden, daha da sana bi kuple oku demem gare. Bisiklete binelim de, ben bulaşacak başka bişi bulurum sana. Tanışmış olmaktan ve hayatım da oluşundan mutlu olduğum insanlarımdansın Süha Yıldırım iyi ki varsın.

 Dün gece salondaki kopan alkışa, sahnede gözünün içine bakan, öğrencilerine bakıp, çok zengin benim arkadaşım deyip ünvan verdim sana "SANATÇI FABRİKATÖRÜ" sün sen .

 Bu güzel insanı da hayatıma iki teker taşıdı. Bisiklet sizi güzel olan her şeye taşır, binin ve sokağa çıkın ...

   

5 yorum:

Adsız dedi ki...

Bisiklet bizi güzel olan herbiseyle tanistirir..emegine saglik canim..mine carpediem

Semra Çetindağ dedi ki...

İkimizi de o tanıştırdı ne de güzel oldu Mine'cim :)

Unknown dedi ki...

beni de alın yancağzınıza ben de bisiklete binmek istiyorum bende güzel insanlarla tanışmak istiyorum. semra ablam bloguma da beklerim
yagmurunpariltisi@blogspot.com

Unknown dedi ki...

coooook güzel anlattin kendimi orda hissettim :)

Semra Çetindağ dedi ki...

Safişim olsaydın İzmir'de, sende yanım da orada olurdun kesin :)