21 Aralık 2013 Cumartesi

Kalabalık Yemekte Ruhları Isıtmak

   "Kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı" demiş şair. Bence kahvaltı bedenime, kalabalık akşam yemeği ise ruhuma ziyafet oluyor. İkisinin yerleri ve keyifleri başka başka.

    Bu şehre gelirken büyük yemek masasını Manisa'da bırakmıştım, geri döneceğim ya. Bi de burada kim bize yemeğe gelecek ki demiştim, kimseyi tanımıyoruz, sülalemde yok. İlk yemeğe gelecek arkadaşa at arabana getir bari demiştim. Mutfak kışın soğuk oluyor, salon daha sıcak diye orada yiyoruz bazen, aldı geldi sağolsun.

   Sonra yavaş yavaş iki tekerle hayatımıza doluşmaya başladılar.İlk olarak bir gezgin veledime hayranlığımdan yaklaşık on kişiye yemek verdim evde.Öykülerini dinleyelim diye ama hiç bişi anlatmamıştı. Her şeyi tek başıma yapmıştım benim aldığım hazzı kimse almadı ki, hiç biri tekrarını bende yapalım demedi, oysa ben bayılmıştım gecedeki neşeye :)

    Sonra akşam yemeği, konaklama, sabah kahvaltılı bir davet yapmıştık. Sanırım o da benim 50 yaşıma girdiğim seneydi, herkes çok eğlenmişti, biz de mutlu olmuştuk. Veletlerim süperler her türlü yardımı yaparlar siler süpürür kaldırırlar çok rahatlatıcıdırlar.

   Bir gece Yılmaz'ım topladı evinde zeytinyağlılar gecesi diye inanılmaz yemekler ikram etti, hepsini de kendisi yapmıştı. Dans bile etmiştik o gece çok eğlenmiştik. Bir kere de konaklamalı Filiz'in yazlığında toplanmıştık, sahilde açık hava da sabahlayıp, meteor yağmurlarını izlemiştik, hep beraber yaptık herşeyi, muhteşem bir hafta sonu yaşamıştık. 

   İki yıl üniversite sınavına giren kızımızdan dolayı kapatmıştık kendimizi. İlk kez geçende on üç kişi tamamı bizde yattı, uyku tulumu matlarıyla geldiler. Akşam yemeği, sabah kahvaltısı, komün hayatın tadını çıkardık. Espirilerin kahkahaların havada uçuştuğu bazen herkesin konuştuğu çok gürültülü anlar yaşadık. Ayrılırken herkes hüzünlendi. Yalnız yaşamlarımıza dönmek zor geldi.

   Bu kez tam on altı kişiyi ağırladık, bu sefer ruhu velet iki teker yaşdaşlarımla bizde toplaştık "siz de pişsin, biz de yiyelim gecesi". Bostanlı grubu toplaşması muhteşemdi masalara sıymadı herkesin yaptığı yemekler. Çok zor sığdık masanın köşelerine bile oturduk. Muhabbetin bol olduğu neşeli sohbetlerin yapıldığı biri konuşunca herkesin dinlediği çok güzel bir akşam oldu. (ufff çok konuştum ya çok kez beni dinlediler sabah aklım başıma geldi ama çok geç).

    Kocaman bir yemek masası, açılınca onsekiz kişilik olsun. Kocaman bol dolaplı mutfak, bir de temizliği yapacak neşeli canlı sigara içmeyen genç bir yardımcım olsun. Ben paso yemek yaparım, diledim bakarsın olur hayat bu. Bu şehre gelirken bu yaşadıklarımı hayal bile etmemiştim dedim ama, etmiştim be, bahçesinde dev ıhlamur ağacı olan evimde, ne yemek hayallerim var benim, bunlar antreman sayılsın :)

   Ruhun yeniden canlandığı, sulanıp yeni tohumlar ekildiği, çeri çöpü temizlendiği, bir bakım gibi gelir bana kalabalık neşeli sofralar.

   Tüm davetlerimizde en az 7 saat o rahatsız sandalyelerimizde oturuluyor, muhabbet o kadar keyif verici ki bel fıtıklılar, ağrısı sızısı olanlar bile, herşeyi unutuyor. Kafalar sıfırlanıyor, sadece anda kalıyoruz, başka hiç bir şeye takılmadan. Nasıl günlerce bir keyifle hazırlanılıyor, ön hazırlık faslı heyecanı hayatı renklendiriyor.  

    Şimdi kızlarımız uçtu yuvadan ama her gelişlerinde dört kişilik donatılmış sofralarda saatlerce sohbet ederiz birbirimizin yaşadıklarından özet yayın yapar çenemiz :) 

    Bu işten benim kadar keyif alan yok sanırım, kimse coşkuyla istemiyor bunu. Ama ben maystroluk yaparsam, bizim evde toplanalım dedim mi de, sayıyı mecburen sınırlı  tutuyoruz, sığdıramıyoruz o kadar da keyifle koşuyor herkes :) 

   Emekli tayfayla da salı sabah kahvaltılarımız başladı, onun da gırgırı da bambaşka oynak makamdan oluyor, çoğalalım inşallah ruhu veletlerimle de.

    Daha büyük rekor denemeleri yapalım, en sonunda bu evi almazsak, taşınırken apartmanı sallayıp gidelim. En çok kaç kişi konaklamalı kalırız denemesi yapalım :)

   Büyük evlerim olsun, herkes bize gelsin "sizde pişsin, bizde yensin" sağlıkla geviş getirelim :)) 

Hiç yorum yok: