3 Ocak 2013 Perşembe

Ölümle Naber Len Kıvamına Gelmek

İlk ölümle karşı karşıya gelmek, en çok çarpıldığımız andır. Toparlanmayı bile beceremeyiz. Hiç bilmediğimiz bir mecradır, ezberimizi bozar. Ben ilk kez 95 yılında babam gittiğinde karşılaştım ölüm (67 yaşındamış babam) denen muhterem zatla. Annem babam 50 yaşlarında boşandıklarından, babayla hiç bir maddi manevi bağımız olmadığından, sadece şaşıp kalmıştım duyduğumda. 

Almanya'daydım ölünce gitmek istemem seramonisine, ama son görev yapılmalı diye düşünürdüm zaman zaman. İstediğim oldu uzaklardaydım, haber geldiğinde olay bitmişti. Ağlayamadım bile, çünkü bende o gidince eksik kalan hiç bir duygu yoktu. Başıma gelen kötü ve  incitildiğim anlarda ona söverdim. Sadece söveceğim merci istifa etmişti , o bile beni ilk depresyon basamağına oturtmuştu o zaman. 

Çok sevgili dostumuz 96 yılının ocak ayında,(40 yaşındaydı)   kendi isteği ile "hadi bana eyvallah" demeden hemen öncesinde, aradığı üç insandan biri olunca, ölümle kafa kafaya çarpışmayı ilk kez o zaman yaşadım. Büyük takla attı ruhum, hala izlerini taşırım. Kendi isteğiyle gidişler vurur beni, onların dağıtması daha serttir. 

2002 de Annem kanserle yallah dedi çekti gitti (74 yaşındaydı). 2005 de bizden önce  gitmez dediğim, hiç hastalanmayan, şahane beslenen, büyük abim kanserle sessizce, yürüdü gitti. (54 yaşındaydı)

Tüm bunlar beni önce tepe taklak getirdi. Sonra başka bir ben yarattı. Önce ilaçlı tedavi, sonrasında grup terapi, ki hayatıma rot balansı çakan o oldu. Düzelmiş halim bu, ne kadar düzeldiğim tartışmalı olsada, bir delilik kaldı :)

Ölümle yüz göz olup, kendi ayarlarını azcık düzeltince. Korkmaz oluyorsun karşındaki yok oluştan. Kaçış yok, zaman gelmişse gideceğiz modu rahatlatıyor ve daha anlamla huzurla yaşar oluyorsun. 

Dostumuzun gidişinde o kadar ağlamışım ki (babamda ağlamadım hiç) üst düzey yönetici olan amcası, beni sormuş "o kim?" diye.Öyle kendini şırka şırka feryat figan edenide sevmem. Sessizce ağlarım. Şaşırmıştım neden sordu diye. Kimler çok ağlayabilir lan acaba? Diye düşünmüştüm amcanın kafadan ne geçti acaba ?

Sonra annemde yıkıldım, harbiden günlerce çok ağladım. Bedenimden çıkan göz yaşına şaşmıştım. Buna çok dikkat eden, unutmayan bir yaşlı komşumuz, aylar sonra bir sünnet düğününün orta yerinde şöyle demişti. "Benim çocuğum olmadı bir evlatlık aldım, arkamdan ağlar mı bilmem, ben senin kadar annesine güzel ağlayanını görmedim. Benim arkamdan da bir kerecik böyle ağlarmısın?"  Dedi. Anaaaa laynn istek parça yaptı ya kadınnn. Hemde şakkada şakkada oynanan bir düğün atmosferinde, yas dilekçesi verdi banaaaa.

En şaşırdığım üçüncü bomba davranış da şöyle oldu. Mahalle büyüğümüz Kafadar (anneme aşık olduğunu düşündük sonadan) . Annemden sona, yalnız kalan abimle, çok ilgilendi. Oda çok kayıplar yaşadığından, baba oğul oldular birbirlerine. Bir kızı vardı hiç ilgilenmezdi kafadarla, (bilmeyiz ne yaşandı geçmişlerinde liseden tanıdığım soğuk nevale, suratsız bir kızdı kızı). Kafadar da 76 yaşında yeter gideyim artık dediğinde, uğurlamak için camiye gittim, oradan da mezarlığa. Uzaktan izliyorum seramoniyi, kızı da yanında bir arkadaşıyla beni konuşuyorlar, gözümün ucuyla gördüğüm hareketlerinden anlıyorum. Ben sessizce ağlıyorum, kadın dayanamayıp, gidip sorucam dedi, kafadarın kızına.

Yanıma sokuldu. "Başımız sağolsun " dedi. Kafamı salladım, bakmıyorum ama suratına.Eğer ağlıyorsam, yanıma sokulup, saçma saçma konuşanı tepeliyorum cenaze törenlerinde  öylede bir huyum var. "İyi insandı " dedi kadın, yine başımı salladım. "Neyi oluyordunuz?" diye sorduuu, benim şalter koptu. Kafamı ağır çekim döndürdüm, buzzz gibi baktım " Metresiyim" dedim. Önüme döndüm. Kadın tokat yemiş gibi oldu tırs tırs kaçtı gitti. Laynnn derin sevmeyi bilmeyen denyolar, çok ağlayınca bir bok mu arıyorsunuz altında. Gidenin çok sevilebileceği aklınıza gelmiyor mu hiç? Duygusuz duvarlar, ruhsuz ayarsızlar.

Bir inancınız olsun, ama Buda, ama Yoga, ama din, ama her şeyin üzerinde bir güç, ama reenkarnasyon, neye inanırsanız inanın işte bir şeye. O inanç sizi huzura taşıyorsa, sizi daha güzel bir insan yapıyorsa, doğru yoldasınız demektir.

İşte tam da o huzurda ölüme bile " naber lan" diyebiliyorsunuz. Benim gibi bi manyak buraya geldiyse eğer, imkansız değildir...

    

Hiç yorum yok: