11 Ocak 2013 Cuma

Sana Dostça Sarılmamı Yavşamak Olarak Algılayan Algına



   Dün akşam başka bir konu da "ben olsam nolurdu acaba ?" dediğim, anda yanımda beni dinleyen bisikletçi arkadaş  "herkesle (çok tuaf, sınırım dardır aslında benim ama ) samimi olduğum için yanlış anlaşıldığımı" söyledi. Daha önce ona yakın biri de söylemişti bunu, ben ciddiye alırım böyle eleştirileri .

  Evli ve sizlerin içinizde, (bisikletçilerin) en yaşlı kadınım, hepinizin annesi, ablası olduğumu sanıyorum (hala öyle düşünüyorum ) demek ki öyle algılamayanlar da var, algısına sövdüğümün tipleri her yerdeler zaten. Durmadan kötü düşünce üreten, bozuk algılarıyla her yerde, her zaman var olmaya devam ediyorlar .

   Şu andan itibaren şövalyelerim, (erkeklerin bozuk algısından söz ediyorum) ve çok sevdiğim 3-5 dostum dışında (ki onların kafa gelişmiştir, kadına bakışları dost ve koruyucudur ) kimseye kendi doğal algım da davranmayacağım. Sarılıp dostluk göstermenin, karşı tarafın yavşamasına davetiye olarak anlaşılmadığı, dünya da yaşamaya, benim ömrüm yetmeyecek. Umarım prenseslerim görürler .

 Bisikletçi arkadaşız hepimiz, pedalımızı çevirelim, şunun şurasında, iki teker üzerinde dünyanın gidişatından mutlu olmayan bir avuç insanız. Algılarımızı değiştirelim, gelişelim, daha güzel insan olmaya emek harcayalım. 

 Heeee yeri gelmişken, yahu pedal çevirip terli terli gelip de insanları öpmeyin söyleyemiyor kimse ama herkes bir fena oluyor konuşuldu bu. TERLİYİM deyin tokalaşın sadece :))

2 yorum:

memo dedi ki...

Öncelikle bir kraliçenin sayfasında dolaylı olarak bu kadar yer teşkil etmek önemsendiğimin bir göstergesi. Bunun için ve samimi duruşun ve de olayları Semraca analiz etme prensibin dolayısıyla sana teşekkürlerimi tekrar sunmak isterim. Evet birileri de beni şövalye ilan ettiği için, bazı sözler ve tavırlar karşısında her ne kadar çelikten imal edilmiş gibi görünsem de incinebilmekteyim. Bu sebeple fikirsel tartışmalar neticesinde sorunlar yaşamış olabiliriz. Nihayetinde bendeki seni büyük kılan yaşın ya da ablalığın değil alayına isyankar samimiyetindir. M.Can yalnızca içten ve yürekten gelen bir sarılış karşısında gardını yere indirir ve bunun aksi gerçekleştiği vakit, çoğunuzun tanıdığı, sevdiği ve belli bir çoğunluğun nefret ettiği M.Can, M.Can olmaz.

Ben hiçbir zaman dostlarımı meslek ilkelerine bağlı kalarak, düşünce yapısını göz önünde bulundurarak ya da sportif anlamdaki yeterliliklerine, entelektüel müktesebatına ya da etnik kökenlerine göre seçmem. Arkadaş ortamımı lobicilik faaliyetleri dahilinde bir araç olarak kullanmam. Ya da kendi akvaryumumu bu yönde inşa etmedim. Aklınıza gelen bütün parametreleri sıralayın etrafımda olan insanlarla aramda olan tek benzerliğin onların samimi olmaları ve davalarının adamı olmaları olduğunu göreceksiniz. Kişilerin kredibilitesi zamanla oluşur ve ilişkiler buna göre konumunu belirler. Bu bağlamda avanemin kimyası, grubun bütünlüğü için kimseye samimiyetsiz davranışlarda bulunamam. Ben arkadaşlarımın, yoldaşlarımın ve hatta eski yoldaşlarımın hayalini değil gerçeğini paylaşırım gerekirse o zaman kazmayı küreği de elime alırım ve onlar istemeseler bile gerekirse tahakküm kurar onların yanında olurum. Samimiyet kriterlerimi bunlar belirler. Kimseye de politik davranamam çünkü ben politik bir merci değilim.

Evet sen ne kadar Sultan unvanını kolay elde etmediysen ben de şövalye unvanımı kolay elde etmedim. Otoriteye bağlı değilim, sonuna kadar bağımsızım ve fikirlerimi her yerde sunarım. Önüme çıkan soytarıları da elimin tersiyle kenara itiveririm (kılıç ustasına hürmet etmeyene soytarı denilir). Bunları yaparken de izin, müsaade, tepki, itibar, çoğunluk ve popülarite durumlarını önemsemem. Sevgili ablam bazılarının “ak” olduğuna tüm içtenliğinle inanıyorsan, benim unvanımın önüne rahatlıkla “kara” sıfatını koyabilirsin her ne kadar fevri de olsam bu benim şövalye olmamı değiştirmez. Seni seviyorum. M.Can.

Semra Çetindağ dedi ki...

MCanım, hepimizin sevme kategorileri, yaşamın içinden getirdiklerimizle belirlenir. Senin içinde asilik ve sevgi eşit olarak var seni sevenler ve ben bunu biliyoruz. Ben de seni seviyorum, hayatımda oluşun değerli. Alayına isyana devam Şövalyemmm :))