14 Aralık 2012 Cuma

Kafayı Bisikletle Bozmak



Dışarıdan nasıl görünüyoruz bilmiyorum çok da umurumda değil. Bisikletle bozmuş kafayı diyenler çıkıyordur bizlere, hoş onları hemmen siliyorum etrafımdan, zaten hayatımın içinde olmaları imkansız. 
BİSİKLET sadece spor değil, bunu anlamaları için birazcık yaşamaları gerekir benimle. Gençlerin arasına kabul edilmedir (50 yaşındakiler sadece kendi yaşıtları ve daha yaşlılarla olurlar, gençler çok zor kabul eder seni, anne teyze ünvansız aralarına )Yeniden çocuklaşmaktır. Kahkahalarla açık havada uzun sohbetler etmektir bisikletin üzerindeyken.Kocaman bir sosyal çevre edinmektir. Kapını çalan şahane insanlar. Hepsi de, sağlık için spor yapanlar, hayvana , doğaya, duyarlı, sisteme tepkili, aktivist bir sürü dostu, bisiklet taşıdı bana iyi ki varlar . 
Çok önce, şaşırarak fark ettimki, 40 yaş üstü spor yapmayanları, hele hele kendi kuşağımı 50likleri hiç sevmiyorum, saygı da duymuyorum. Valla kusura bakmasınlar, kendi düşüncelerim bunlar, işinize gelmek zorunda değil.  
Hareketsiz,yürüyüş bile yapmayan, sürekli dert yanan, hastalıklarını anlatan, kötü beslenen, insanların yanından anında uzuyorum.Sigara içenlere bazen sert tepkiler veriyorum, ki içlerinde harbiden sevdiğim insanlar var, onları sigaradan kaybetmekten korktuğum için.Bir dost "Tanrım bu oyuncağımı elimden alacak kadar sağlığımdan etme beni" diye dua ettiğini söyledi, tüm kalbimle ben de ediyorum o duayı. 
Bisikletin hayatıma taşıdığı tüm manyak ruhları, kafası güzelleri seviyorum, bu KAFAYI BİSİKLETLE BOZMAK ise bozmuşum ve çok da keyifliyim...

Hiç yorum yok: