14 Aralık 2012 Cuma

Ruhuma dokunamayanlar sizi tanıyorum



 İnsanın en büyük yaratımı, emek harcanarak, kanatarak, uçurumlarında kafa göz yararak, aşamadığı tıkandığı yerlerinde Psikiyatrist, psikolog, desteği alarak yonttuğu, yazdığı çizdiği KENDİ RUHUDUR. 
 Kendini yaratmaya uğraşanı, iki sohbetten sonra tanırsın hemen, o kadar yakın gelirki sana, şaşırtıcı bir hızla yol alınır dostluk kulvarında. 
 Sanki çokkk öncelerden tanışırmış gibi, sohbet hiç bitmez, takıldığı yerleri delikanlı gibi dan dan söyler, alıngan değildir, mizah anlayışı gelişmiştir tadından yenmez bir arkadaşlık olur ama çok azdırlar ,ömründe bir kaç tane çıkar.
 Karşılaşmak tanışmak çok büyük şanstır. Senin kendinde yarattığın ruhta yalan, düzenbazlık , küçük hesaplar baştan yok edildiği için, bunlar seni güvenilir kılar. 
 Sağlamdır ,dobradır diye adlandırılıp, bir takım arkadaşlarda nemalanır senden .Dertlerin döküldüğü çöp kutusu olursun , gelir döker çöpünü, bir de seni sormaz "nasılsın" demez dese de yanıtını dinlemez.
   Hastalanmayacaksın sana bişi olmayacak, sen hep kar eden işletme gibi duracaksın, derdin olmayacak (olmazda zaten, herşeye sahipsindir sen) . 
 Kendini ruhuna el atamayanlar bir de kalkar senin ruhuna el atar en güldüğümde budur, hemen düzelmeni buyururlar, el attığıda bu haaa "düzel ya, ne bu halin, kendine dikkat et, hemen iyileş" içinde hiç insan sıcaklığı olmayan cümleler.
 En son keşfimde bu oldu, kendi ruhuna el atamayan insanlar. TESELLİDE korkunç başarısızlar ve o başarısızlığı görmek onları sinirlendiriyor neden sen şimdi bunu düşündürttün ona diye, böyle duygusuz sloganlarla (iyileş emir kipli ) kestirip atıyorlar. 
 Her gün bir şey öğreniyorum, ve bana bunları öğretenlere (onlar çok kez farkında bile değiller ) tşk.ediyorum varlıklarıyla öğrettiklerine ... 
 Ayyyyyy çok sıkıcııı, valla ben bile baştan düzeltmek için okuyamıcam, OKUMAYIN OLM SİZ DE felsefe dersi gibi ne ayol bu, içim şişti ,haydiiii geyiklerimize devam edelim sıkıcı işler bunlar :)))))

Hiç yorum yok: